Karanlıkla aydınlık arasında bir meslek: Madencilik

Karanlıkla aydınlık arasında bir meslek: Madencilik

Dünyanın en zor ve riskli mesleklerden biri olarak kabul edilen madencilik, elektronik sektöründen otomobil ve ilaç sektörüne kadar birçok alanda hayatımıza temas ediyor. Mesleğin tarihi boyunca alınan önlemlere, gelişen teknolojiye ve risk analizlerine rağmen, madencilik hâlâ günümüzde en riskli meslekler kolunun başında geliyor.

Madenciliği genel hatları ile tanımlamamız gerekirse değerli mineraller veya diğer jeolojik materyallerin elde edilmesi için yapılan yeraltı ve yer üstü çalışmalarının genel adı diyebiliriz. Madencilik, dünyada olduğu gibi ülkemizde de birçok yasa ve tüzük doğrultusunda belirli güvenlik önlemleri çerçevesinde yapılıyor. Ülkemizde bu alanla ilgili olarak ilk yaptırımlar, 1860’lı yıllarda Dilaver Paşa Nizamnamesi ile başlamış; kömür madenlerinde güvenli üretim yapmak ve madencilerin güvenliğini sağlamak amacıyla belirli kurallar belirlenmiştir.

Madencilikte güvenli koşullar nasıl sağlanır?

Madencilik faaliyetlerinde en önemli olan elbette ki işçinin güvenliği ve sağlığı. Peki güvenlik önlemleri neye göre alınıyor?

İşçinin sağlığı ve güvenliği için devamlı kontrol edilmesi gereken hususlar, maden gazlarının, havalandırmanın, termal konforun, gürültünün ve titreşimin kontrolüdür. Ayrıca grizu ve kömür tozu patlamaları, yangın, toz ve tozun neden olduğu hastalıkların önlenmesi göz önünde bulundurulur. Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürü Cafer Uzunkaya, Türkiye Madenciler Derneği'nin yayımladığı Maden dergisine verdiği bir röportajda, çalışma koşullarının en üst düzeye çıkarılması için proaktif bir yaklaşım sergilenmesi gerektiğini ifade etmiştir. Bu doğrultuda alınan kararların da vatandaşlar tarafından benimsenmesi gerektiğini vurgulamıştır. 

Maden ocaklarındaki riskler, maden ocağının koşullarına göre de değişmektedir.
Maden ocaklarındaki riskler, maden ocağının koşullarına göre de değişmektedir.

Dünyada ve ülkemizde madencilik kazaları nasıl yaşandı?

Eğitim programlarının yetersizliği, alınmayan önlemler, havalandırma sistemlerindeki sorunlar, teknolojik imkanların ve kaçış yollarının yetersizliği, maden kazalarının en büyük sebepleri. Ülkemizde bunlara ek olarak üretim yöntemlerinin gerekliliklerinin yerine getirilmemesi, plan ve proje aksaklıkları bu kazalara sebep olmuştur.

  • 10 Mart 1906 yılında Fransa'da bulunan Courrieres maden ocağında meydana gelen patlamada 1099 maden işçisi hayatını kaybetti. Patlamanın yaşandığı 10 Mart gününden bir gün önce, yerin 270 metre altında bir yangının başladığı saptanmış ve ocağın giriş çıkışları kapatılmıştı. Ancak bu yeterli olmamış ve büyük bir patlama yaşanmıştı.
  • Dünyada bugüne kadar kaydedilen en büyük madencilik kazası, 1942 yılında Çin'in Lianoning Bölgesi'nde bulunan Honkeiko kömür madeninde yaşandı. Gaz ve kömür tozunun patlaması sonucu oluşan alevler sebebiyle 1549 kişi hayatını kaybetti.
  • Ülkemizde ise yaşanan en büyük maden faciası 2014 yılında Soma'da kaydedildi. Türkiye tarihinin en yüksek sayıda kayıpla sonuçlanan iş ve maden kazası olarak kayda geçen facia, işçilerin vardiya değişimi sırasında yaşandı. 787 işçinin bulunduğu madenin giriş kısmının 400 metre altında elektrik panosundan kaynaklandığı düşünülen bir yangın çıktı. Çıkış kısmına yakın olan işçiler kurtulmayı başarabilmişken yerin 800 metre altında 300 işçi mahsur kaldı.

Türkiye İstatistik Kurumu'na göre taş ocakçılığı ve maden kazaları iş kazalarının en çok yaşandığı sektörler olarak kaydedilmiştir. Ancak dünyanın geneline baktığımızda, kömür madeni kazaları taş kömürü ve linyit ocaklarına göre oldukça yüksektir.

Dünyanın ilk iki büyük kömür üreticisi olan Çin ve Amerika Birleşik Devletleri'ne baktığımızda, meydana gelen maden kazaları ve ölüm oranları Türkiye'den düşüktür. Türkiye'de 100 milyon ton başına düşen ölüm oranı 127 iken, Çin'de 127; Amerika Birleşik Devletleri'nde ise bu oran bir ila altı kişi arasında değişim gösterir.

1992 yılında Zonguldak Kozlu'da yaşanan maden kazasında 263 işçi hayatını kaybetmişti.
1992 yılında Zonguldak Kozlu'da yaşanan maden kazasında 263 işçi hayatını kaybetmişti.

Alınan önlemler sonucunda ne oldu?

Tarihsel açıdan baktığımızda madencilikte dünya devi sayılan Çin ve ABD’nin aldığı önlemler, kazaların yaşanmasını büyük bir oranda engelledi. Öyle ki meydana gelen kazalarda artış gözlenince 2004 – 2006 yılları arasında madenlerde yenilemeye gidilip verimsiz olan madenler kapatıldı.

Amerika Birleşik Devletleri’nde 1940’lara kadar maden kazalarında büyük bir artış yaşandı. 1940 ve 1950 döneminde bir durağanlık yaşansa da 1970’lerden itibaren ani bir düşüş yaşanmaya başladı. Bunun sebebi tabii ki alınan önlemlerdi. Örneğin, madencilik faaliyetlerinde dokuz altın kural çok önemli.

1. Sıkı teftişler ve ağır cezalar

2. Yoğun eğitime gazetecilerin bile tabi tutulması

3. Acemi madencilik testini geçemeyenlere katiyen sorumluluk verilmiyor.

4. Madenler her vardiya öncesi üç saat boyunca temizleniyor.

5. Güvenlik konuşmaları tekrar tekrar her seferinde yapılıyor.

6. Hem sabit hem taşınabilir yaşam odalarının sağlanması.

7. Hayat kurtaran çelik halat sistemi.

8. Yedek gaz maskeleri

9. Üç vardiyadan birinde sadece bakım yapılıyor.

Osmanlı’dan günümüze kadar madencilik faaliyetlerinde önemli adımlar

Ülkemizdeki madencilik tarihi boyunca madencilik sektörünün düzenlenmesi ve madenci haklarının korunması adına birçok adım atıldı.

Osmanlı Devleti’nde madencilik, dini kaidelere bağlıydı. Madencilik de askerlik gibi zorunlu bir görev olarak görülüyordu. Yine bu dönemde kurulan ahilik ve lonca teşkilatları, madencilere fayda sağlamış; ölüm, kaza veya yaşlılık gibi konularda mağduriyetlerinin giderilmesine katkıda bulunmuştur. Tanzimat Dönemi’nde ise sanayileşme süreciyle maden ocaklarında üretim artarken işçi sağlığı ve hakları geri planda kaldı. Madencilerin haklarının korunması ve sağlıklarının güvence altına alınması adına hemen bir mevzuat oluşturuldu. 

Osmanlı Dönemi Ereğli Kömür Havzası’ndaki maden işçileri
Osmanlı Dönemi Ereğli Kömür Havzası’ndaki maden işçileri

Milli Mücadele Dönemi’nde 21 Nisan 1921 günü ‘Kömür Tozlarına İlişkin Kanun’ yürürlüğe girdi. Bu kanunla beraber kömür tozu satışından elde edilen gelir, maden işçilerinin ihtiyaçları için kullanıldı. Yine aynı dönem, madenci haklarıyla ilgili olarak en büyük adım Celâl Bayar tarafından atılmış oldu. Bayar, Ereğli Kömür Havzası’nda inceleme yapıp koşulların yetersiz olduğunu, işçi sağlığının önemsenmediğini, gerekli kıyafetlerin zamanında temin edilmediğini ve işçilerin düzenli beslenmediğini rapor etti. Bu rapora ilişkin olarak 10 Eylül 1921 yılında ‘Ereğli Havzası Fahmiyesi Amelelerin Hukukuna Mütealik Kanun’ yürürlüğe girdi.

Cumhuriyet’in ilanından sonra yapılan İzmir İktisat Kongresi’nde, Zonguldak Kömür Havzası’ndaki madencilerin koşulları ve hakları kongre boyunca konuşuldu. Cumhuriyet dönemi anayasalarında işçi sağlığı ve güvenliği alanlarında bu konuya ilişkin olarak tekrar düzenlemeler yapıldı. 7 Haziran 1985 tarihli ‘Sağlık Hizmetlerine İlişkin Kanun’da ise işçilerin bedensel güvenlikleri kadar, zihinsel güvenlikleri de güvence altına alınmış oldu.

Türkiye’de ve dünyada madencilikle ilgili sigortalar

2014’te yaşanan Soma ve Ermenek maden kazalarından sonra, kontrol ve denetim eksikliğinden dolayı ferdi kaza sigortası gündeme geldi. 26 Ocak 2015 tarihinde ‘Maden Çalışanları Ferdi Kaza Sigortası’ Bakanlar Kurulu kararı ile zorunlu hâle getirildi. Yer altı ve yer üstü kömür madenciliği işçileri bu sigortadan yararlanabildiği gibi kömür haricinde herhangi bir madencilik faaliyetinde bulunan işçiler de bu sigortadan yararlanabilir.

Dünyada, ferdi kaza sigortalarının dışında, madencilik şirketleri için yapılan sigortalar yaygındır. Özellikle Amerika Birleşik Devletleri madencilik şirketi sigortalamasında ilk sırada yer alıyor. Bu sigorta kapsamında kirlilik ve çevre, ticari otomobil, yabancı ve çokulusluluk, kazan ve makine, kargo sigortası gibi branşlar bulunuyor.

Tam güvenliğin sağlanması mümkün müdür?

Dünyanın en zor mesleklerinden biri olan madencilik, alınan önlemler doğrultusunda güvenli bir şekilde işlenebilir. Ancak fiziki koşullardan ötürü ve mesleğin doğası gereği yüzde yüz güvenlik sağlamanın pek mümkün olmadığı düşünülüyor.

Kaynak:

https://www.tepav.org.tr

https://www.isguvenligi.net/iskollari-ve-is-guvenligi/madencilik-sektorunde-is-sagligi-ve-guvenligi/

http://www.sgk.gov.tr/

http://www.tmder.org.tr/

https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/1391483

http://www.mtopaloglu.av.tr/img/makaleler/maden-c-alis-anlari-zorunlu-ferdi-kaza-sigortasi-prof-merI-h-omag-son-hal-755.pdf

Benzer İçerikler

Konteynerlerinizi güvende tutmanın en iyi yolu: Lashing

Konteynerlerinizi güvende tutmanın en iyi yolu: Lashing

Türkiye'nin önemli madenleri ve madenlerde alınması gereken önlemler

Türkiye'nin önemli madenleri ve madenlerde alınması gereken önlemler

Demir çelik sektöründe iş güvenliği

Demir çelik sektöründe iş güvenliği

PSM Awards 2020'de yılın en iyileri seçildi.

PSM Awards 2020'de yılın en iyileri seçildi.