Dünya Sağlık Örgütü'ne (WHO) göre yılda yaklaşık 1,5 milyar insan seyahat ediyor ve önümüzdeki yıllarda bu sayının artması bekleniyor. Ancak dünyanın pandemi nedeniyle seyahate kapalı olduğu özellikle 2020-2021 arasında turizm ve bağlı sektörler zor zamanlar yaşadı. COVID-19 salgınının patlak vermesinden sonra bazı firmaların test ya da karantina masraflarını kapsayan ek teminatlar düzenlemesiyle beraber, Seyahat Sigortası’na duyulan yönelim artışa geçti. 2022 yılında dünyanın yeniden birbirine bağlanmasıyla yükselen turizm hareketliliği, Seyahat Sigortası’ndan (Seyahat Sağlık Sigortası) da beklentiyi artırdı.
Seyahat Sigortası, gezginlerin seyahatlerini olumsuz yönde etkileyebilecek beklenmeyen durumlara madden ve manen hazır olmalarına yardımcı oluyor. Kişilerin hem yurt içi hem yurt dışı seyahatlerde karşılaşılabileceği hastalık, kaza, valiz kaybı gibi önemli ve can sıkan riskleri güvence altına alan bir sigorta çeşidi olan Seyahat Sigortası, bu şekilde hem sağlığı hem de bütçeyi koruma altına alıyor. Seyahat Sigortası “Yurt İçi” ve “Yurt Dışı” olmak üzere ikiye ayrılıyor. Teminatları benzer olsa da farklı kapsamları içeren bu sigortalar, poliçenin başlangıç ve bitiş tarihlerine, seyahat eden kişi sayısına, ziyaret edilen ülkenin varsa vize şartlarına uygunluğuna göre biçimlenebiliyor. Bu anlamda seyahat sağlık sigortası şeklinde olan ürünlerde de birçok ek teminat ve destek hizmeti sunulabiliyor.
ABD ve Avrupa’da büyüyor
Dünya çapında bilinir bir pazar araştırması ve endüstri danışmanlığı firması olan Spherical Insights & Consulting, Seyahat Sigortası konusunda bir araştırmaya imza attı. Söz konusu araştırmada, Küresel Seyahat Sigortası pazarının 2030 yılına kadar 99 milyar ABD dolarına ulaşmasının beklendiği kaydediliyor. Avrupa bölgesinde seyahat ve turizm için artan talep doğrudan Seyahat Sigortası’na yansıyor. Bölgedeki hızlı ekonomik büyüme, seyahat sigortası şirketleri tarafından sık seyahat edenlere verilen artan avantajlarla birleştiğinde, pazarın bölgedeki büyümesini hızlandırması da bekleniyor. Avrupa hükümeti tarafından yapılan zorunlu kurallar ve düzenlemeler, tüketicileri vize almadan önce seyahat sigortası hizmetlerini zorunlu bir hizmet olarak almaya da zorluyor. Öngörülen büyümenin önemli bir sebebi de bu zorunluluk hali. Buna ek olarak, turizm ve seyahat endüstrisindeki artış, seyahat iptalleri, tıbbi acil durumlar, bagaj ya da önemli belgelerin kaybı istenmeyen olaylar da tüketicilerin Seyahat Sigortası’na ilgisini artırıyor.
Asya-Pasifik bölgesinin ise özellikle iş seyahati nedeniyle Seyahat Sigortası satın almak isteyen çok sayıdaki kuruluş sayesinde en hızlı büyüyen pazar olacağı vurgulanıyor. Bangladeş, Çin, Hindistan ve Pakistan da dâhil olmak üzere bölgedeki birçok ülkenin seyahat ve turizm sektöründeki hızlı büyümenin ve seyahat sigortasının faydaları konusunda artan tüketici bilincinin de bu pazarda beklenen büyümeye katkıda bulunacağı kaydediliyor.
Raporda, küresel seyahat sigortası pazarında yer alan kilit kuruluşların / şirketlerin uygun analizini ve öncelikle ürün tekliflerine, işe genel bakışlarına, coğrafi varlıklarına, kurumsal stratejilerine, segment pazar payına ve SWOT analizine dayanan karşılaştırmalı bir değerlendirme sunuluyor. Rapor ayrıca ürün geliştirme, yenilikler, ortak girişimler, ortaklıklar, birleşmeler ve satın almalar, stratejik ittifaklar ve diğerleri dahil olmak üzere şirketlerin güncel haberlerine ve gelişmelerine odaklanan son derece ayrıntılı bir analiz yapıyor. Detaylı analize tablolarına “sphericalinsights.com” adresinden ulaşılabilir.
İnsanların seyahat deneyimini kolaylaştırmaya yardımcı olacak yeni teknolojilerde ilerlemeler söz konusu. Bu durum da pazar için büyüme fırsatı demek. Öte yandan gelişmekte olan ve az gelişmiş ülkelerdeki yönelimler de genel olarak -para harcamak konusunda isteksiz olduklarından- pazarın büyümesini engelleyen bir profil çiziyor.
Günün sonunda yeniden 2019 öncesine dönmeye çalışan turizm ve seyahat sektörüne artan talebin Seyahat Sigortası pazarının büyümesini olumlu yönde etkileyeceğine şüphe yok.
KAYNAK
sphericalinsights.com
