Her meslek kendi şartları içerisinde birçok zorluğu içinde barındırıyor. Ancak bazı meslekler var ki onları yapanları zihinsel ve fiziksel olarak bir hayli yıpratabiliyor. Bu ağır meslekleri icra edenlerin sahip olduğu haklar diğerlerine göre daha fazla. Bu hakların en önemli olanı emeklilik süresinin aşağı indirilmesi. Bu zor meslekleri icra edenler ‘Yıpranma Payı’ adı altında, daha kısa sürelerde emekli olabiliyor. Halk arasında yıpranma payı olarak da bilinen bu hak, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile belirlenen ‘İtibari Hizmet Süresi’ kapsamındadır.
Emeklilik süresinin kısalması dışında devlet, zorlayıcı işlerde çalışanlara teşvikler verdiği gibi, işverenlere de teşvik paketleri sunuyor. Kanunda belirlenen çerçeveye göre yıpratıcı işlerde çalışan kamu ve işçilere yine “yıpranma payı” adı altında nakit yardımı da yapılıyor.
Türkiye'de demir-çelik, alüminyum, döküm ve asit, çimento ve kok, cıva, cam, kurşun ve arsenik gibi malzemelerin kullanıldığı fabrikaların çalışanları için de fiili hizmet süresi zammı vardır. Ayrıca Türk Silahlı Kuvvetleri, Milli İstihbarat Teşkilatı, Emniyet Çalışanları, Türkiye Büyük Millet Meclisi yasama organı çalışanları, Türkiye Radyo Televizyon Kurumu ve gazeteciler de mesleki yıpranma haklarından faydalanabilen meslek grupları.
Erken emeklilik avantajı
Fiili hizmet artışları olarak adlandırılan amortisman oranları ile diğer mesleklere nazaran daha çok aşınmaya maruz kalmış ve daha fazla yıpranmaya maruz kalan işlerde hızlı emekli olmanın yolu açılıyor. Erken emeklilik konusu yüz binlerce vatandaşın ilgisini çeken ve en çok araştırılan konulardan biri. Üç sigorta kolundan birine bağlı olan bireylerden önemli bir çoğu prim şartını sağlamalarına rağmen yaş engeline takılıyor ve emekli olmak için uzun süreler beklemek zorunda kalıyor. Bu noktada, eğer ağır bir meslekte çalışıyorsanız yıpranma payı ile erken emeklilik mümkün olabiliyor.
Yıpranma payı nasıl hesaplanır?
Yıpranma payı ile ilgili 8 Eylül 1999 senesinden önce hizmette bulunmuş bir memurun yıpranma paylarının tümü emeklilik sürelerinden düşürülüyor. Bu tarihten önce çalışmaya başlamış memurların yıpranma payının yarısı da emeklilik yaşından düşürülmekte. Ayrıca yıpranma payı, emekli maaşlarını ve ikramiyelerini de olumlu yönde etkiliyor.
İşçiler için yıpranma hesaplaması şöyle yapılıyor: İşçilerin yıpranma payı, işçiye eklenmiş olan prim gün sayısının yarısı kadar bir sürenin işçinin emekli olabilmesi için doldurması gerekli olan yaştan düşürülüyor. Buna ek olarak işçinin yıpranma payı kapsamında olan işlerde minimum olarak 3.600 gün çalışmış olması gerekiyor. Ayrıca yıpranma payı fiili hizmetten de sayılıyor.
Çalışanlara yıpranmış olduğu mesleklerde her yıl 90 gün ek fiili hizmet artışı verilmesi halinde 12 ay çalışan bir birey 15 ay çalışmış kabul ediliyor. Buna göre normal şartlarda emeklilikte esas alınan gün sayısı 360 iken, fiili hizmet artışları çerçevesindeki mesleklerde her yıl 360 gün ile birlikte 60 ila 180 gün arasında farklı oranlarda prim gün sayısı ekleniyor.
Hangi meslekler, ne kadar yıpranma payına sahip
Yıpranma payı olan meslekler ve hak ettikleri gün sayıları şöyle:
● Asit üretimi yapan yerlerde çalışanlar: 90 ile 180 gün arası
● Radyoaktif (doğal ve yapay radyoaktif), radyoiyonizan maddelerle veya bütün diğer korpüsküler emanasyon kaynakları yapılan işlerde çalışanlar: 90 gün.
● Alüminyum fabrikalarında çalışanlar: 60 gün
● Madenlerin yer altında çalışanları: 180 gün
● Kurşun ve arsenik işlerinde çalışanlar: 60 - 90 gün
● Cam fabrika ve atölyelerinde çalışanlar: 60 gün
● Cıva üretimi işleri sanayinde çalışanlar: 90 gün
● Çimento fabrikalarında çalışanlar: 60 gün
● Kok fabrikalarıyla termik santrallerde çalışanlar: 60 gün
● Su altında veya su altında basınçlı hava içinde çalışmayı gerektiren işlerde çalışanlar: 60 gün
● Türk Silahlı Kuvvetleri’nde Subay, yedek subay, astsubay, uzman jandarma, uzman erbaşlar ve sözleşmeli erbaş ve erler: 90 gün
● Emniyet ve MİT mensupları: 90 gün
● İtfaiye veya yangın söndürme işlerinde çalışanlar: 60 gün
● Basın Kartı Yönetmeliği’ne göre çalışan gazeteciler: 90 gün
● TRT’de Basın Kartı Yönetmeliği’ne göre çalışanlar: 90 gün
● Türkiye Büyük Millet Meclisi Yasama organı üyeleri ile dışarıdan atanan bakanlar: 90 gün fiili hizmet zammı alıyor.
Metal ve mental yıpranma
Ağır işlerde çalışan, fiziksel ve mental olarak yıpranan kişilerin teknik ve hukuksal haklarının yanında ruh durumları da farklılık gösteriyor. Bu işlerde çalışanların ruh sağlıklarına da dikkat etmesi şart. Sürekli olarak çalışan veya belirli bir yükün sürekli uygulanması sonucu metal malzemelerin istenilen dayanma özelliğini kaybetmesi metal yorgunluğu olarak bilinir. Metal yorgunluğu, metal malzemeler için kullanılan teknik bir tabir ama günümüzde yorucu işleri sürekli olarak yapan kişiler için de kullanılıyor. Birçok uzman, metal yorgunluğu yerine ‘Mental Yorgunluk’ sözünü de kullanıyor.
Kişi bir işe başladığında bir süre o işi severek yapsa da sürekli stresli bir işi yapmaya devam etmesinden dolayı zamanla ruhsal bozulmalar yaşayabilir. Bu durumda kişi çevresindekileri kırmaya ve eleştirilere tahammül edememeye başlar. Agresifleşen kişinin performansında ve işine odaklanmasında sorunlar olur.
Yaşam kalitesini düşürüyor
Ağır işi olanların sıkça yakalandığı rahatsızlık olan mental yorgunluk insanı motivasyon eksikliğine, uykusuzluğa, iştahsızlığa ve strese sürükleyebiliyor. Bu durum üretkenliğinizi, dayanıklılığınızı ve yaşam kalitenizi ciddi anlamda düşürüyor.
Bu duruma düşmüş kişiler çok çabuk sinirleniyor ve çalışma arkadaşlarına kötü davranabiliyor. Bazen de kişi tam tersine içine kapanıyor, kimseyle iletişime geçmiyor ve yaşadığı buhranı içine atıyor. Bu birikim de kişiyi daha vahim olaylara sürükleyebiliyor.
Mental yorgunluğun genel nedenlerini,
● İşin yoğunluğuna ve ağırlığına bağlı olarak gelişen aşırı stres,
● Bu ağır işleri devamlı yapmaktan ileri gelen iş memnuniyetsizliği,
● Çok uzun saatler çalışmak,
● İş dışında sosyal yaşama katılmama, hobi edinmeme
● Yapılan ağır işin karşılığını alamama sonucundaki parasal sorunlar olarak sıralayabiliriz.
Ağır ve stresli işlerde çalışanlar ruh sağlıklarını korumak için çeşitli yöntemler bulmaları şart. İşten sonra resim yapmak, sanatla ilgilenmek, balık tutmak gibi bir hobi, sevdiği insanlarla vakit geçirmek, sinema ve tiyatro etkinliklerine katılmak, kitap okumak ve spor yapmak insanı iş stresinden uzaklaştırdığı gibi var olan psikolojik birikimleri en aza indiriyor.