Kahve mutlak sona mı gidiyor!

Kahve mutlak sona mı gidiyor!

İklim değişikliği birçok tarım ürünün yakın geleceğini tehdit ediyor. Her sabah, yemeklerden sonra ya da bir dost meclisinde yudumladığımız kahve gibi…

İklim değişikliğinin etkileriyle toprağın da yapısı değişiyor. Bu değişim birçok ürünün ekim ve/veya dikim alanlarını tehlikeye atıyor. Özellikle Afrika, Asya ve Latin Amerika gibi az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin tarımsal üretimi, dolayısıyla gıda güvenliği iklim değişikliğinin yıkıcı etkileri nedeniyle tehdit altında. Halihazırda dünyada bir milyardan fazla insan, temel besin kaynaklarına kolay ve istikrarlı bir şekilde ulaşamıyor. İklim değişikliğinin ilerleyen yıllarda tarım alanları üzerinde daha da etkili olması sürpriz olmayacak. Kahve de yalnızca sık tüketilen bir içecek olarak değil, milyonlarca küçük çiftçinin geçim kaynağı olarak dünyanın en önemli ürünlerinden biri.

Kahve üretiminin kalelerinde neler oluyor

Dünyada kahve üretiminin ana merkezi malum Brezilya. Onu sırasıyla Kolombiya ve Endonezya takip ediyor. Meksika, Fildişi Kıyısı, Etiyopya, Uganda, Guatemala yanı sıra Yemen de kahve çekirdeği üretimi yapılan ülkeler arasında. 

Brezilya’nın kahve için uygun tarım alanlarında 2050’ye kadar yüzde 50 oranında düşüş yaşanması bekleniyor.
Brezilya’nın kahve için uygun tarım alanlarında 2050’ye kadar yüzde 50 oranında düşüş yaşanması bekleniyor.

Ancak iklim değişikliği nedeniyle Brezilya’da bir süredir önemli sorunlar yaşanıyor. Özellikle kahve üretiminin yıldızı Brezilya’da kahve üretiminin hissedilir şekilde düşmesiyle fiyatlar yüzde 100 arttı. Kahve çekirdeğinde tamamen ithalatçı bir ülke olan Türkiye’de ise döviz artışları ve tedarik krizi, kahvenin kilogram fiyatını -yazının hazırlandığı günlerde- 90 TL’nin üzerine çıkardı. Toplamda 27 bin kilometrekare kahve ekim alanı bulunan ve yılda 2 milyon 595 bin ton üretim yaptığı tahmin edilen Brezilya’da soğuk havanın etkisi ile rekoltenin yüzde 20 düşeceği belirtiliyor.

İsviçreli araştırmacılar, artan sıcaklıkların ve değişen yağış oranlarının gelecek 30 yıl boyunca kahve ile birlikte kaju ve avokado yetiştiriciliğini nasıl etkileyeceğini inceledi. Çalışmada, Brezilya, Endonezya, Vietnam ve Kolombiya'da kahvenin yetiştiği önemli bölgelerin 2050'ye kadar yaklaşık yüzde 50 oranında azalacağı söyleniyor.

Öte yandan araştırmanın ortaya koyduğu en düşük sıcaklık senaryosunda Brezilya'nın kahve için en uygun bölgelerinde yüzde 76'lık bir azalma olacağına da işaret ediliyor. Kolombiya'da ise bu oranın yüzde 63'ü bulabileceği tahmin ediliyor. Öte yandan çalışmada Arjantin, Güney Afrika, Çin ve Yeni Zelanda'da bazı bölgelerin kahve yetiştiriciliği için daha uygun hale gelebileceği de belirtiliyor.

Konunun ciddiyeti yıllar öncesinden de haberlere konu oluyordu. 2011 yılında New York Times’ta yayımlanan bir makale, küresel ısınmayla ilişkili bölgesel iklim değişikliğinin, Kolombiya kahve üretiminin standart ölçü olan 12 milyon 132 kiloluk poşetten 2006-2010 yılları arasında 9 milyon torbaya düşmesine neden olduğunu iddia etmişti. 1980 ve 2010 yılları arasında ortalama yağış yüzde 25 artarak “Coffea Arabica” çekirdeğinin özel iklim gereksinimlerini bozdu. Kolombiya kahvesi verimi 2011'den 2018'e önemli ölçüde artarak 14,2 milyon torbaya yükselmişti.

Kolombiya, hafif ve dengeli kahve çekirdeği üretimiyle ünlü. Kolombiya'nın yıllık ortalama kahve üretimi, bugün bakıldığında 11,5 milyon torba. Kolombiya kahve çekirdekleri, Amerika Birleşik Devletleri, Almanya, Fransa, Japonya ve İtalya'ya ihraç ediliyor.

İhraç demişken büyük şirketlerin toplu alımlarına da değinmekte fayda var. Örneğin Endonezya’da bir çiftlikten kahve alınmak istense çiftliğin 20-25 yıllığına küresel şirketlere satılmış olması sebebiyle, oradan tek bir tane kahve çekirdeği bile alınamaz. Dolayısıyla büyük kahve şirketlerinin minimum 10 yıllık bir depolaması söz konusu. Türkiye’de kahvenin işlendiği Gaziantep, Kilis, Adıyaman ve Urfa şehirlerinde depolardaki stoklar ise oldukça az. Bu nedenle de fiyatlar katlanıyor.

Yemen hem iklim değişikliği hem de iç savaş nedeniyle kahve üretiminde problem yaşıyor.
Yemen hem iklim değişikliği hem de iç savaş nedeniyle kahve üretiminde problem yaşıyor.

Yemen birçok sebeple boğuşuyor

Yemen de önemli bir kahve üreticisi. Kahve üretimindeki düşüşün nedenleri arasında, iç savaş, hava şartlarının değişmesi, üretimde kullanılan maddelerin kısıtlı olması ve ihracatçı firmaların çiftçilere verdiği fiyatın düşük kalması da gösteriliyor. Kahvenin ana vatanı kabul edilen Yemen'de 7 yıldır devam eden iç savaş, kahve üretiminde önemli ölçüde azalmaya neden oldu. 2015 yılından beri devam eden çatışmaların olduğu Yemen'de kahve stokları azalıyor. Ülkedeki çiftçiler, kahve üretiminde maliyetlerin giderek arttığını belirtiyor.

Bal ve kahve gibi Yemen'in "doğal madenleri" olarak anılan ürünlerin ihracatı da zorlaştı. Kahve ekili alanların 6 bin hektar azalarak 27 bin hektara gerilediği söyleniyor. Kendine özgü aroması ve yüzlerce yıldır değişmeyen üretim şekli Yemen kahvesinin fiyatını da yükseltiyor. Yemen'de elle toplanan kahvelerin üretiminde kimyasallardan kaçınılması da kalitesine etki ediyor.

Kahve çekirdeklerinin meyvesinin içinden kurumadan çıkarılmaması ve havanın temiz olduğu yüksek bölgelerde ve özel dönemlerde kurumaya bırakılması da Yemen kahvesini öne çıkaran özelliklerden biri.

Yemen'in yaylaları, yüksek ve engebeli doğası dahil olmak üzere topografyası, en lezzetli tatlara sahip kaliteli kahve çekirdeklerinin elde edilmesinde ana faktör. Kahve yetiştiriciliğinde en iyi sonuçları elde etmek için deniz seviyesinden 2 bin 400 metre yükseklikte olunması gerekiyor. Yemen kahvesinin, El-Fadli, El-Buri, El-Yafi, El-Rimi, El-Matari, El-Havlaniye, El-Ansi, El-İsmaili, El-Harazi gibi birçok çeşidi bulunuyor.

İsviçre’deki araştırmadan öne çıkanlar

Kahve, yüksek sıcaklıklara en duyarlı ürün. İsviçre’de yapılan araştırmanın raporuna göre dünyanın en fazla tüketilen kahve çeşidi olan Arabica üretiminin çoğunluğunu yapan ülkelerin, mahsulün yetiştirilmesine uygunluğu 2050 yılına kadar yarı yarıya azalacak. Bu, rapora göre "ciddi" bir azalma.

Çözüm arayışları

Dünyanın en değerli tarım ürünlerinden biri olan kahve, “Coffea” familyasına ait bir bitki. 100’den fazla türü bulunuyor. Bunlardan ticari değeri en yaygın olanları, Arabica (Coffea Arabica) ve Robusta (Coffea Canephora) kahveleri. Kahve üretiminin azalma tehlikesine karşı kahve üreticileri ve Dünya Kahve Araştırma Merkezi, Etiyopya’da Robusta ve Arabica türleri dışındaki diğer kahve türlerini birleştirerek yeni melez türler üretmeye çalışıyor.

Kahvenin ana üretim bölgelerindeki çiftçilerin tarım sistemlerini değişen koşullara uyumlu hale getirmesi de bir başka çözüm önerisi. Geçmişte yöntem değişikliğiyle yeni alanlarda kahve yetiştirme deneyimi olduğu belirtiliyor ancak zamana ihtiyaç olduğuna şüphe yok.

Öte yandan sıcaklıklardaki artış ve yağış düzenlerindeki değişiklikler bazı bölgeleri bu mahsuller için daha uygun hale getirebiliyor demiştik. Ancak bu ürünleri yeni bölgelerde yetiştirmeye yönelik büyük değişikliklere gidilmesi, daha fazla ormanı tarım arazisine dönüştürebilir. Daha da ilerisi istilacı türlerin artmasına sebep olabilir. Ormansızlaşma riskiyle karşı karşıya kalınabilir.

Sözün sonunda iklim değişikliğinin yıkıcı etkileriyle baş etmek için dünyanın ele ele çalışmaktan başka çaresi kalmadığı görülüyor. Aksi takdirde kahve içmenin de ötesinde hayatta kalmak lüks haline gelebilir!

KAYNAKLAR:

Anadolu Ajansı

BBC

Finans Gündemi

Olgoogle-news

Benzer İçerikler

Okyanuslarda SOS: Sular renk değiştiriyor

Okyanuslarda SOS: Sular renk değiştiriyor

Yaşam maliyeti ve iklim krizleri yarışıyor

Yaşam maliyeti ve iklim krizleri yarışıyor

Aşırı hava olaylarında Türkiye Avrupa’nın en kırılganı

Aşırı hava olaylarında Türkiye Avrupa’nın en kırılganı

PSM’den Corpus Sigorta’ya ve Quick Sigorta’ya 2 ödül!

PSM’den Corpus Sigorta’ya ve Quick Sigorta’ya 2 ödül!