Yaza girerken yangınlara hazır mıyız?

Yaza girerken yangınlara hazır mıyız?

WWF-Türkiye, hazırladığı raporda, 2021 yazında meydana gelen büyük yangınların yol açtığı ekolojik ve sosyoekonomik etkileri inceleyip öneriler sundu. Tarım ve Orman Bakanlığı ise 2022 Yılı Orman Yangınları Hazırlık Değerlendirme Toplantısı kapsamında, yangınlara karşı hava ve kara gücünü artırdıklarını duyurdu.

WWF-Türkiye (Doğal Hayatı Koruma Vakfı), “Akdeniz Bölgesi’ndeki Büyük Orman Yangınlarının Ekolojik ve Sosyo-Ekonomik Etkileri” raporunu geçtiğimiz 21 Mart günü duyurdu. Natura Doğa ve Kültür Koruma Derneği’nden bir grup akademisyenin iş birliği ile hazırlanan raporda, 2021 yazında meydana gelen büyük yangınların yol açtığı ekolojik ve sosyoekonomik etkiler inceleniyor. Raporda, yangın öncesi, sırası ve sonrasına dair önerilerde bulunuluyor.

Rapor, değişen iklimsel ve toplumsal koşullara bağlı olarak ölçeği, şiddeti ve sıklığı artan yangınlara yönelik yaklaşımların güncel gerçekler ışığında hızla gözden geçirilerek geliştirilmesinin yanı sıra önleyici tedbirlerin alınmasına ve hazırlıklı olunması gerektiğine dikkat çekiyor.

Mega yangınlar ve sonuçları

Bir Akdeniz ülkesi olan Türkiye’de son 20 yılın istatistiklerine göre her yıl ortalama 2-3 bin orman yangını çıkıyor ve yazık ki yaklaşık 7-8 bin hektar alan yanıyor. Bu yangınların her yıl ortalama bir ya da ikisi büyük veya tek başına en az 5 bin hektar alanı etkileyen mega yangınlar. 28 Temmuz 2021’le başlayan yangınlarla beraber 15 gün içinde 54 ilde, 250’nin üzerinde orman yangını meydana geldi ve bu yangınlardan yaklaşık 150 bin hektar orman alanı etkilendi. Büyük yangın sayısı ise 16 oldu. Tarihimizin en büyük örnekleri olarak kayıtlara geçen bu yangınların yalnızca doğa (bitki örtüsü ve yaban hayatı) üzerinde değil, yöre insanı üzerinde de sosyal, ekonomik, psikolojik etkileri söz konusu. Yangınlarda 13 kişi yaşamını yitirdi; köyler ve kırsal yerleşim alanları boşaltıldı.

Son 20 yılda yanan alanların toplamına eşit olan bu büyük yangın dalgasından en çok etkilenen iller 82 bin hektar alan ile Antalya ve 62 bin hektar alan ile Muğla oldu. Antalya’nın Manavgat, Alanya, Akseki ve Gündoğmuş ilçelerine bağlı 56 köy ve mahalle ile Muğla’nın Bodrum, Milas, Seydikemer, Köyceğiz, Marmaris, Kavaklıdere, Menteşe, Yatağan ve Dalaman ilçelerine bağlı 107 köy/mahallede toplam 8 bin 376 çiftçiye ait, 49 bin 200 dekar ekili/dikili üretim alanı ve 565 dekar örtü altı üretim alanı yangınlardan etkilendi. Toplam 265 büyükbaş, 3 bin 994 küçükbaş, 30 bin 462 kanatlı hayvan yok oldu. Bin 891 alet-makine, 954 ton depolanmış ürün kullanılamaz hale geldi; 9 bin 535 tarımsal yapı yangınlardan etkilendi. Yörede kızılçam ormanlarına bağlı olarak yapılan arıcılık ve yerel/ulusal ekonomi için önem taşıyan coğrafi işaretli Marmaris çam balı ve Milas zeytinyağı üretimi ile kekik, defne gibi odun dışı orman ürünleri üretimi ise büyük zarar gördü.

Yanan alanın doğal süreç içinde kendini yenileyebilmesi için gerekli koşulların sağlanması önem arz ediyor.
Yanan alanın doğal süreç içinde kendini yenileyebilmesi için gerekli koşulların sağlanması önem arz ediyor.

*Rapordan alıntılanan ve öne çıkan bazı maddeler

“Akdeniz Bölgesi’ndeki Büyük Orman Yangınlarının Ekolojik ve Sosyo-Ekonomik Etkileri” raporuna göre, yangın öncesi-esnası-sonrası için sunulan önerilerden bazıları şöyle:

- Erken uyarı ve hızlı müdahaleyi kolaylaştıracak yeni teknolojik uygulamaların ve yenilikçi çözümlerin geliştirilmesi,

- Yangın riskinin yüksek olduğu ziraat-orman, iskân-orman arakesitlerinde yanıcı madde azaltma, tampon bölge oluşturma, çöp temizleme, yangına dirençli bitkilendirme çalışmaları,

- Orman yangınlarıyla mücadele için su kaynaklarının korunmasına ve yeterli miktar ve kapasitede su rezervlerinin oluşturulmasına yönelik faaliyetler. Bunlar arasında su toplama sarnıçları, su rezervlerinin birbirlerine dizel pompalarla bağlanması gibi…

- Riskli bölgelerde insansız hava araçları ile yaz aylarında düzenli hava kontrollerinin gerçekleştirilmesi,

- Yangın risklerine karşı yerel, sivil yangın gözetim, istihbarat ve acil müdahale sistemlerinin ve ağlarının geliştirilmesi,

- Coğrafyamıza ve ulusal koşullarımıza uygun, yüksek kapasiteli ve etkin çalışan yangın uçağı, helikopter, hava aracı ve yangın söndürme filosunun oluşturulması,

- Doğal gençleştirmeye konu olacak sahaların belirlenmesi; alanın doğal süreç içinde kendini yenileyebilmesi için gerekli koşulların sağlanması,

- Yaban hayatının barınabilmesi ve habitatların sürdürülebilirliği için yeterli miktarda ağacın yanmış da olsa sahada bırakılması,

- Yeniden ormanlaştırma hedefine yönelik uygulama planlarının yapılması, yanan alanlarda gerçekleştirilecek toprak işleme faaliyetlerinin yeri, şiddeti ve yönteminin belirlenmesi,

- İklim değişikliğine bağlı olarak sıklaşması beklenen büyük yangınlar sonrası restorasyon çalışmalarına hazırlıklı olmak amacıyla tohum stokları oluşturulması,

- Öncelikle doğal rejenerasyonun esas yöntem olarak kabul edilmesi, yeterli tohum kaynağının olmadığı sahalarda doğal gençleştirmenin tohum takviyesi ile desteklenmesi,

- Makilik alanların yeniden makiye dönüşebilecek şekilde restore edilmesi. Dik, sarp, kayalık ve taşlık alanların doğal seyrine bırakılması,

- Erozyon riskinin yüksek olduğu alanlarda erozyon kontrol tedbirlerinin alınması,

- Sosyal alanda, yangınlardan zarar gören vatandaşların uğradıkları zararların giderilmesi; hayvancılık ve arıcılık faaliyetlerinin desteklenmesi,

- İklim değişikliğine uyum kapsamında yapılan çalışmaların ve doğal süreçlerin takibi için yangın sonrası daimî gözlem alanlarının oluşturulması.

Bakanlık, 39 olan helikopter sayısını 55'e, uçak sayısını 3'ten 20'ye, İHA sayısını 4'ten 8'e yükseltti.
Bakanlık, 39 olan helikopter sayısını 55'e, uçak sayısını 3'ten 20'ye, İHA sayısını 4'ten 8'e yükseltti.

Bakanlık tarafından alınan kararlar ve uygulamalar

T.C. Tarım ve Orman Bakanlığı, 2022 Yılı Orman Yangınları Hazırlık Değerlendirme Toplantısı kapsamında, yangınlara karşı hava ve kara gücünü artırdıklarını duyurdu. Bakanlık, 39 olan helikopter sayısını 55'e, uçak sayısını 3'ten 20'ye, İHA sayısını 4'ten 8'e yükseltti. Rezerv güç olarak 25 helikopter, 2 uçak ve 1 İHA’nın hazırda beklediği belirtildi. Orman teşkilatı başta olmak üzere jandarma, sivil toplum kuruluşları ve gönüllü vatandaşlara yangınlara karşı verilen eğitimler sürecek. Bu eğitimlere 21 bin teşkilat mensubumuzun yanı sıra 20 bin askeri personel ve 100 binin üzerinde gönüllü vatandaşımızın katıldığı açıklandı.

Öte yandan yangına müdahalede kara ekiplerinin önemi de biliniyor. Karayolları Genel Müdürlüğü ve Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü ile koordinasyon çerçevesinde rezerv güç olarak 185 dozer, 12 su tankeri, 25 greyder, 1.913 ekskavatör ve 229 treyler de şu anda rezerv gücü olarak envanterde bulunuyor.

Bu yıl orman yangınlarının önlenmesi için Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından atılan bir diğer önemli adım da yangınlara karşı profesyonel mücadele edecek "ORKUT" ekiplerinin kurulması. Özel eğitimlerden geçen 462 kişilik ekip, yangında ulaşılması zor bölgelere ilk müdahalede aktif rol oynayacak. Ayrıca, 150 kişilik yangın uzmanı da operasyonu sahada anlık veriler ışığında yönetmeye çalışacak.

Orman yangınları genellikle felaketle yüz yüze gelindiğinde farkına varılan acı bir gerçek. Söndürme konusuna verilen önemin, önleyici çalışmalarda ve yangın sonrası süreçte de gösterilmesi, felaketleri önlemek için önem arz ediyor.

KAYNAKLAR

https://www.ogm.gov.tr/

*Dünya Doğayı Koruma Vakfı (World Wide Fund for Nature) “Akdeniz Bölgesi’ndeki Büyük Orman Yangınlarının Ekolojik ve Sosyo-Ekonomik Etkileri” raporu

https://tr.euronews.com/

Benzer İçerikler

Dış cephe yangınları nasıl önlenebilir?

Dış cephe yangınları nasıl önlenebilir?

PSM Awards 2020'de yılın en iyileri seçildi.

PSM Awards 2020'de yılın en iyileri seçildi.