İklim krizine uyumlu ürünlere geçiş zamanı

İklim krizine uyumlu ürünlere geçiş zamanı

Küresel iklim krizi, katlanarak artan küresel gıda talebinin karşılanmasındaki temel engellerden biri. Ülkelerin iklim değişimine uyumlu bir tarıma yönelmesi çözüm olabilir.

Küresel iklim krizi, küresel gıda talebine cevap verilebilmesinin karşısındaki en temel engellerden biri. Yükselen ısı, kuraklık ya da aşırı doğa olayları hem üretici açısından gelir kaybına hem de tüketici açısından fiyat artışına yol açıyor. Bu nedenle ülkelerin tarımda iklim değişiminin etkilerini azaltma ve uyumu artırmaya yönelik stratejiler geliştirmeleri çok önemli.

Meteorolojik karakterli doğal afetler ya da aşırı doğa olaylarının yol açtığı kuraklık, yağış miktarının uzun yıllar boyunca gerçekleşen yağışların ortalama değerinden daha az olması ile ortaya çıkıyor. Konuya Türkiye açısından yaklaşırsak, ülkemiz coğrafi konumu itibarıyla yarı-kurak bir iklim kuşağında. Dünyaya bakıldığında ise tarım teknolojisi ileri ülkelerde dahi tarımsal üretimin temel sorunlarından biri hâlâ kuraklık. Gezegendeki karaların yaklaşık olarak yüzde 16’sının kurak ve yarı kurak özellikte olduğu tahmin ediliyor.

Birleşmiş Milletlere göre dünyanın üretim yapılabilir yüzeyi 60 yıl içinde yok olacak.
Birleşmiş Milletlere göre dünyanın üretim yapılabilir yüzeyi 60 yıl içinde yok olacak.

Tarımsal kuraklığın “kuraklık”tan farkı

Tarım sektöründe kuraklık ile çok bilinen anlamıyla kuraklık birbirinden farklı kavramlar. Tarımsal kuraklık, bir yerin çok yağış almasından öte bitkinin ihtiyaç duyduğu dönemde toprağın su açısından müsait olmaması anlamına geliyor. Bitkiler yıl içerisinde düşen toplam yağıştan çok büyüme dönemlerinde bitki kök bölgesinde var olan suyla besleniyor. Tarımsal kuraklık yaşanan bir yıl, kuraklık olan bölgelerde ürün ya da ürün gruplarında ciddi rekolte kayıpları oluyor. Üretici gelir kaybederken tüketici ise ürün fiyatlarında yaşanan artış ve ilintili olarak gıda enflasyonuyla yüz yüze geliyor.

Türkiye’de de tarımsal üretimin yaklaşık olarak yüzde 75’i doğal yağışlara bağlı olarak yapılıyor. Bu nedenle de çoğu üretici kuraklıktan ciddi anlamda doğrudan etkileniyor. Peki iklim krizinin etkisiyle oluşan kuraklık konusunda ne yapılmalı?

Damlama ve yağmurlama sulama yatırımlarına ağırlık verilmesinin yanı sıra kuraklığın getirdiği risklerden korunma faaliyetlerine yönelik olarak üreticilerin bilinçlendirilmesi ve yönlendirilmesi zorunlu. Bir kg buğday üretmek için 1,3 ton, bir kg pirinç için 3,4 ton, bir kg çay için 9,2 ton, bir kg pamuk için 11 ton, bir kg et için 15-70 ton arası su gerekiyor. İşte iklim krizinin etkileri böyle devam ederse ürüne göre su değil, suya göre ürün dönemi başlayabilir. Yapılan araştırmalar da gösteriyor ki kuraklık, sel, dolu, orman yangınları gibi doğa olayları daha sık yaşanacak. Tarımsal anlamda da risk modellemelerinin artık bu öngörüye göre yapılması zorunlu! 

Geleneksel sulama yöntemlerinin aksine hidroponik tarım, su tüketimini azaltarak bitkilerin daha kontrollü bir şekilde yetiştirilmesine olanak tanır.
Geleneksel sulama yöntemlerinin aksine hidroponik tarım, su tüketimini azaltarak bitkilerin daha kontrollü bir şekilde yetiştirilmesine olanak tanır.

Suya dayalı tarım nasıl yapılmalı

Suya dayalı tarım yöntemleri, bitkilerin geleneksel toprak tarımı yerine, su içinde yetiştirilmesi anlamına geliyor. Bu yöntem, daha az su kullanımı, toprak kalitesi sorunlarının çözülmesi, bitkilerin verimli yetiştirilmesi gibi avantajlar sunuyor. Kentsel alanlarda, sera yetiştiriciliğinde ve yerel gıda üretiminde giderek popülerleşen bu yöntem “hidroponik” ve “akıllı sulama” alt başlıklarını içeriyor.

Hidroponik Sistemler: Bu yöntemde, bitkileri geleneksel yöntemdeki gibi toprak kullanmadan, su içinde yetiştiriliyor. Bitkilerin kökleri su içinde veya bir besin çözeltisi içinde asılı olarak veya yüzen bir platformda büyüyor. Bu sistem, bitkilerin köklerinin direkt olarak su ve besin maddelerine erişimini sağlıyor. Hidroponik tarım, toprak kalitesi sorunları yaşamadan, su tüketimini azaltarak bitkilerin kontrollü yetiştirilmesine olanak tanıyor.

Akıllı Sulama Sistemleri: Bitkilerin ihtiyaçlarına göre sulama yapabilen ve suyun etkin bir şekilde kullanılmasını sağlayan sistemlerde genellikle sensörler ve otomatik sulama ekipmanları kullanılıyor. Bitki ihtiyacına göre sulama zamanını ve miktarını belirlemek amacıyla kullanılan toprak nem sensörleri, topraktaki nem seviyesini ölçüyor. Bu sayede su israfı önlenerek, bitkilerin ideal nem seviyesinde kalması sağlanıyor. Bu sistemde kullanılan hava nem sensörleri, hava sıcaklığı sensörleri gibi ek sensörler sulama programını optimize edebilir. Damlama sulama ve yağmurlama sistemleri de akıllı sulama sistemlerine entegre edilerek kullanılabilir.

Bir kg pirincin tarımsal üretimi için 3-4 ton su kullanılması gerekiyor.
Bir kg pirincin tarımsal üretimi için 3-4 ton su kullanılması gerekiyor.

Dünya genelinde yapılabilecek her şeyin birlikte yapılması da önemli. Ülkelerin iklim değişimine uyum ve olumsuz sonuçlarının azaltılmasına yönelik ortak stratejiler geliştirmeleri sayesinde gelecekte yaşanması muhtemel zorluklar da engellenebilir. Mevcut ve gelecek nesillerin gıda ihtiyaçlarını karşılayacak sürdürülebilir tarım modellerinin hayata geçirilmesi çağımızın öncelikli konuları arasında olmalı. İklim değişikliği ile mücadele ve uyum kapsamında modern tarım tekniklerinin geliştirilmesi, tarım sektöründe üretim kayıplarının önlenmesi açısından olmazsa olmaz.

Neler yapılmalı?

Dünya genelinde yapılabilecekler şöyle sıralanabilir:

  • Tarımsal sulama teknolojileri geliştirilmeli.
  • Toprağa zarar veren kimyasal gübre kullanımı mümkünse sıfıra indirilmeli.
  • Organik tarım yöntemleri geliştirilmeli.
  • Yanlış toprak işleme yöntemleri ve anız yakma gibi organik madde miktarını azaltan yöntemleri terk etmek yoluyla verimli tarım arazileri artırılmalı.
  • Tarımsal politikaların hayata geçirilmesine öncelik verilmeli.

İklim değişikliğinin zararlı etkilerinin önlenmesi sadece bölgesel değil, aynı zamanda uluslararası düzeyde uygulanacak politikalarla mümkün. Önlemler küresel düzeyde olduğu sürece etkin ve sürdürülebilir olacaktır. Dünyanın geleceği için tarımsal alanda iş birliğinin tam zamanı! 

Benzer İçerikler

PSM Awards 2020'de yılın en iyileri seçildi.

PSM Awards 2020'de yılın en iyileri seçildi.