İklim dalgalanması sigorta fiyatlarını yükseltiyor

İklim dalgalanması sigorta fiyatlarını yükseltiyor

2025 yılı, ABD ve dünya genelinde sigortalı iklim zararlarının yeni rekorlara ulaştığı kritik bir yıl olarak kayda geçti.

Son yıllarda yaşanan aşırı hava olayları, doğal afetlerin sıklığı ve şiddetindeki artış, sigorta sektörünün finansal yapısını derinden etkiliyor. Bu cümleyi Aon’un yayımladığı veriler destekliyor. 2025’te sadece ve sadece ABD’de doğal afet kaynaklı sigorta zararlarının 126 milyar dolara yükseldiğini gösteriyor. Bu rakam o kadar yüksek ki ülkenin yıllık ortalama sigortalı afet zararı, bu rakamın üçte biri kadar; bu da ortalama 41 milyar dolara denk geliyor. Aynı zamanda Swiss Re’nin küresel ölçekte yaptığı öngörüye göre de 2025 yılında tüm dünyada sigortalı iklim felaketlerinin maliyeti 145 milyar dolar seviyesine ulaşıyor.

Bu dramatik artışın sigorta fiyatlarına yansımaları ise çok katmanlı ve derin etkilerle kendisini gösteriyor. Sigorta şirketleri artık geçmiş verilere dayalı geleneksel fiyatlama modelleriyle riskleri değerlendirmek konusunda zorlanıyor. İklim değişimi, risklerin coğrafi yayılımını, sıklığını ve yoğunluğunu da haliyle değiştiriyor. Beklenmedik ve ani kayıplar artıyor. Sigorta şirketleri de zarar ihtimalini azaltmak için primlerde ciddi artışlara gidiyor. Yüksek riskli bölgelerde poliçe fiyatları hızla yükselirken bazı alanlarda sigorta teminatları kısıtlanıyor veya tamamen durduruluyor. Özellikle seller, kasırgalar ve orman yangınları gibi afetlerin yoğun olduğu bölgelerde bu durum son derece belirgin.

Reasürans firmaları artan riskler karşısında fiyatlarını artırıyor, bu da nihai sigorta maliyetine doğrudan yansıyor.
Reasürans firmaları artan riskler karşısında fiyatlarını artırıyor, bu da nihai sigorta maliyetine doğrudan yansıyor.

Reasürans firmaları fiyat artırıyor

Reasürans maliyetlerinin de yükselmesi, sigorta şirketlerinin genel maliyet yapısını etkiliyor. Reasürans firmaları artan riskler karşısında fiyatlarını artırıyor, bu da nihai sigorta maliyetine doğrudan yansıyor. Yaşanan zincirleme etkiler, sigortalıların prim yükünü büyütürken sigorta penetrasyonunun sınırlı olduğu gelişmekte olan ülkelerde sigorta erişimini daha da zorlaştırıyor. İlaveten bazı sigorta şirketleri ve teknoloji firmaları, yapay zeka ve ileri veri analitiği kullanarak risk modellemesini daha hassas hale getirip fiyatlamada daha adil ve dinamik çözümler sunmaya çalışıyor. Bu yaklaşımlar, risklerin daha iyi anlaşılması sayesinde, gereksiz fiyat artışlarının önüne geçme potansiyeli taşıyor.

Bu yeni dönemde, sigorta sektörünün hem kârlılığını korumak hem de müşteri memnuniyetini sürdürebilmek açısından şu adımları değerlendirmesi kritik önem taşıyor:

  • Risk haritalarının güncellenmesi
  • Yeni ürün ve teminat türlerinin geliştirilmesi
  • Hasar önleyici hizmetlerin poliçeye entegre edilmesi
  • Yenilenebilir enerji ve yeşil projelerin desteklenmesi
  • Müşteri farkındalığının artırılması.

Sonuç olarak 2025’in iklim kaynaklı sigorta zararları hem sektörün sürdürülebilirliğini sınarken hem de sigortalılar için daha yüksek maliyet ve risk yönetimi bilinci gerektiren bir dönemin başlangıcını işaret ediyor. İklim değişimine bağlı risklerin artışı, sigorta fiyatlarının yükselişini sadece kısa vadeli bir trend değil, uzun vadeli ve kalıcı bir dönüşüm olarak şekillendiriyor.

Benzer İçerikler

PSM Awards 2020'de yılın en iyileri seçildi.

PSM Awards 2020'de yılın en iyileri seçildi.